“Değerli Girişim”,

StartupMarket dünyasının kıymetli girişimcileri, öncelikle çabanız için gönülden tebrikler. Benzer bir süreci SimulApp’le yaşadığım için hem zorluklar, hem de işin keyfi konusunda sizi anlayabiliyorum. Tabi kafanızdaki ve size sorulan soruları da:

•Bu uygulamayla neyi hedefliyorsunuz?

•Gelir modeliniz ne?

•Sonraki yıllardaki stratejik hedefleriniz neler?

•Hedef kitleniz kim, ne kadar zamanda ne kadar kullanıcıya ulaşacaksınız?

Bu yolculukta ara ara hatalar yaptığınızı fark ediyorsunuz, hatta bazen tepkilere göre strateji, hatta bazen de iş modelinizi değiştiriyorsunuz. Tabi ki yukarıdaki soruların hepsi kıymetli, ama hepsinden önce ben diyorum ki ilkelerinizi belirleyin, değer ve prensiplerinizi netleştirin, deneyiminizi kurgulayın, kırmızı çizgileriniz olsun sonra geliştireceğiniz modellere bakın. “Anlam” bulabildikten sonra inanın gelir modeli de, stratejik hedefler de çok daha kolay belirlenecektir.

Peki anlam bulmak, ilkeler belirlemek ne demek? Örneklerle anlatalım.

Fintech işinde mi yetkinsiniz? Önce kendinize sorun, biz ne yaparsak anlamlı olur? Fintech ya da başka bir alan, biz hangi değeri oluşturmak istiyoruz? Kolaylık, güven, etik ticaret, hız? İnsanların ya da kurumların finansal konularda en çok ihtiyaç duydukları tam olarak ne? Bize girişimci olarak en iyi hissettirecek olan ne? Sonra bakarsınız bir arayüz mü geliştirelim, add-on bir gadget mı, yoksa blockchain tabanlı bir uygulama mı?

Oyun işinde süperiz mi diyorsunuz? Tamam ama önce bir bakın bakalım bugün çocuklarımızın, gençlerimizin, dünyanın neye ihtiyacı var? Ne yaparsak bu gençleri daha iyiye yönlendiririz? Ondan sonra bakarsınız mobil mi, platform mu, AR tabanlı mı oyun yapacağınıza.

Bu tasarımları yaparken önce nasıl bir dünya istediğimizin hayalini kuralım, sonra konuşalım, sonra bu hayalimizi duvarlara, kağıtlara çizelim. Hayalimizi bir deneyim olarak resmedelim, bakalım bu resim bize ne hissettiriyor. Sonra içeriği çalışmaya başlayalım, inanın sonrasında teknolojisine, platformuna karar vermek kolay. Ve inanın sonra biraz zaman da alsa gelir yaratmak da mümkün.

Biz, Nar Eğitim ve Danışmanlık olarak yola çıkmadan önce bu bakış açısıyla temel değerlerimizi belirledik: Basit ve sade, derin, bütüncül, gerçek ve samimi, sürdürülebilir, hesap verilebilir, ekolojik, sonuç odaklı. Sonuç odaklı olma prensibimizle şekillenmiş eğitim modelleri sunup bütüncül yaklaşımı nasıl sunabileceğimizi düşünmemiz üzerine deneysel öğrenmeye ağırlık vererek Narköy’ü ve dijitalle güçlendirilmiş eğitimler sunmak adına da NarTek’i hayata geçirdik. Aslında yola çıkmadan önce belirlediğimiz prensiplerimizi her alanda takip ettik. Derin olmak istediğimiz için kolay olana kaçıp benzer eğitimler vermek yerine her proje öncesi sahaya inip şirketi tanımaya ve buna göre eğitimler sunmaya gayret ettik. Tüm yol haritamızı ve yaptığımız işleri bu değerlere bağlı olarak devam ettirmemiz, bugün olduğumuz yere ulaşmamızı sağlayan en önemli faktör oldu.

Bu nedenle siz de kendi girişimlerinizde para kazanma, yatırım alma hedefiyle tasarım yapmayın. O kadar anlamlı, değer katan bir tasarım yapın ki zaten para kazansın, zaten birileri sizi bulsun ve yatırım yapsın.

Bu değerler, ilkeler hep yön göstersin. İnsanlar farklı farklı girişimlerinize baktığında bunların size ait olduğunu bilsin. Tekstil işi de yapsanız, oyun da yazsanız, sanal market de açsanız inşaat da yapsanız o değerleriniz girişimlerinizin DNA’sı, ruhu olsun. Para kazanın tabi ama daha da önemlisi kazandığınız paradan gurur duyun, keyif alın…

Ozan Kuşcu