14 Aralık 2022

Öncelikle mentorun tam olarak anlamı nedir, buna bakalım:
“Mentor, daha deneyimli ve daha bilgili bir kişinin daha az deneyimli olan kişiye yaptığı bir nevi rehberliktir.”

Bu tanıma doğrudan baktığımız zaman, aslında kendimizi Mentor olarak tanımladığımız bir alanda kıymetimizin bilinmesi istiyoruz hep. CV’miz de bir çok deneyime sahip, bir çok yerde kendini kanıtlamışken, hem de bu alanda bizden mentorluk talep eden birine karşı bu bilgi ve tecrübelerimizi paylaştığımız zaman, otomatik olarak beklediğimiz sonuç, karşı tarafın direk anlaması, anlaması ile beraber uygulamaya geçmesi ve de bunun sonuçlarını pozitif olarak alması.

Ancak çoğu zaman bu beklenenden çok daha uzak bir tablo çıkıyor ortaya. Özellikle de startup ekosisteminde çok karşılaşıyoruz bu durumla. Peki neden?

Aslında bu sorunun en ana cevabı şu: Cahilliğimizden…

Peki gelin şimdi bu cahilliği inceleyelim, ne demek istiyoruz:

Kendimizi tanımıyoruz aslında. Tecrübe sandığımız şey, sadece karşımıza çıkan bilgileri ezberlediğimiz, ve de bir sürü kez tekrar edince otomatik pilotumuza yerleşen ve meleke haline gelen davranışlarımız mı? Yoksa önce formülünü keşfettiğimiz, sonrada karşımıza hangi bilgi gelirse gelsin bu formüle yerleştirip, değişen bilgilere göre değişen cevapları olan tecrübelerimiz mi? Hiç bu şekilde düşündünüz mü?

Eğer mentorluğunuzun gereken kıymeti karşı taraf açısından görmediğini düşünüyorsanız, bunun çok büyük olasılıkla cevabı belli aslında. Tecrübe dediğiniz şeyin, size ezberletildiği ve de bulunduğunuz alanda işe yarayan ancak ortam şartları değiştikten sonra işe yaramadığı ezberlerimiz aslında.

Örneğin satış alanında çok tecrübelisiniz ve de bir startup’a mentorluk yapıyorsunuz. Çoğu zaman karşımızdaki kişiyi tam olarak tanımadan, yapılan işin ne olduğuna doğru düzgün bakmadan ve de bu işin nasıl yapılması gerektiğini incelemeden, anlamadan ezberlediğimiz bilgileri kusarcasına anlatmaya başlıyoruz. Ve bu anlattıklarımızın çoğu karşımızdaki mentee’nin kafasında hiçbir yere oturmuyor bile.

Karşımızdaki algıladığını zannediyor çoğu zaman, size anladığına dair geri bildirimler veriyor. Siz de anlaşıldı diyerek tamamlıyorsunuz görüşmeyi. Ancak aradan biraz zaman geçiyor, bir bakıyorsunuz anladım denilen şeyi uygulayan yok. Kendinizce haklı olarak kızmaya başlıyorsunuz. Kızdıkça eleştirmeye başlıyorsunuz ve siz eleştirdikçe mentee’niz de bu mentor beni anlamadı, bizim bununla frekanslarımız uymuyor diyerek kendini geri çekiyor. Ve de bu durumun sonucu hep fail. O zamana kadar verdiğiniz emek boşa gitmiş oluyor.

Bir de bu durumda mentee’niz ile zıtlaştığınız için insan psikolojisi çoğu zaman şunu yapıyor;

“O güne kadar söylediğiniz bir çok işine yarayan fikri ve bilgiyi de küçümsemeye başlıyor.” Bu durum yaşanmaya başlayınca, her iki tarafında kaybettiği senaryolar yaşanıyor aslında.

Peki nasıl çözeceğiz bu mentor mentee arasındaki verimsizliği? Neler yapmamız gerekir? Öncelikle kendimizi tam olarak tanımamız gerekir. Bunun içinde birinci basamak aslında geçmişimizi analiz etmekten başlar. Hangi işi nasıl başardınız ya da hangi işi nasıl batırdınız?

Batırırken yaptığınız doğrular neydi, yanlışlar neydi? Ya da başarırken yaptığınız doğrular ve yanlışlar nelerdi Bunları hiç tam olarak inceleme şansınız oldu mu hayatınız da? Yoksa sadece hep sonuçlar üzerinden mi ilerlediniz? Dışardan bakıldığında alkışlanıyorsunuz, ödül alıyorsanız başarılı, tam zıttı oluyorsa başarısız olarak adledip detayları deşifre edilmemiş bir tecrübe olarak mı eklediniz tecrübe hanenize bunları?

İşte öncelikle bu sorulara cevap vermeniz gerekecek kendinizi deşifre ederken. Eğer bugüne kadar yanlış zemin üzerine kurguladıysanız hayatınızı, emin olun bu gerçekler ile karşılaştığınızda öncelikle çok canınız yanacaktır. Bu can yanmasından kaçarsanız eğer kendinizle yüzleşirken, hayatınızda değişen hiçbir şey olmayacaktır.

2017 Yılında yazdığım bir tweet ile anlatacak olursam eğer:

 

 

 

 

 

 

Acaba siz farkında olmadan doğuştan gelen yeteneğiniz hayatınızdaki hangi problemlerinizi siz neyi nasıl yaptığınızı anlamadan çözdü veya ne kadarını çözemedi? Nerelerde yetenek eksikliğinden , nerelerde bilgi(tecrübe) eksikliğinden veya nerelerde antrenman eksikliğinden çuvalladınız? Hiç bunları düşündünüz mü? İşte problemin çözümün aslında bu sorgulamalarda yatıyor.

Ana formül olarak da şu tweetimi kullanabilirim:

 

 

 

 

 

 

Yani kısacası:
– Önce kendi geçmişinizi bu sistematik ile analiz etmeye başlayın ve de gerçekleriniz ile yüzleşin. Bu konuda taraflı tarafsız herkesten destek almaya çalışın. Ta ki bir gün, dışarıdan kimseden olumlu ya da olumsuz bir geri bildirime ihtiyacınız olmadan kendinizi tam olarak konumlamaya başlayana, olduğunuz yeri (had çizginizi yani) artık
şaşmayacak şekilde bulana kadar. Yani formülünüzün ne olduğuna ulaşın.
– Karşınızdaki anlık değişkenleri mümkün olduğunca bulabilmeye çalışın,
– Sonrasında uygulayın, uygulatın.

İşte çözüm yolumuzda bu şekilde olacaktır.

İşte bu sorgulamayı yapar ve sonuca ulaşana kadar pes etmezseniz eğer, önce siz kendinize değer vermeye başlayacaksınız, sonrasında da geri kalan herkes hak ettiğiniz değeri sizlere göstermeye başlayacaktır.

Unutmayın ki;

 

 

 

 

 

 

 

Oğuzhan Ogan GÜNEŞ
27 Kasım 2022 Pazar,
Saat: 20:08